Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Başak Burgazlıoğlu, polen alerjisine dikkat çekerek, "Alerji, vücudun bağışıklık sisteminin solunum veya temas yoluyla maruz kaldığı herhangi bir maddeye karşı gösterdiği aşırı hassasiyet reaksiyonudur. Aslında zararlı olmayan alerjen, vücudun savunma sistemi tarafından yabancı olarak algılanır ve alerji denilen aşırı reaksiyon gelişir" dedi.

Alerjiye yatkın insanların ‘atopik’ olarak adlandırıldığını ifade eden Medicana Bursa Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Başak Burgazlıoğlu, “Atopi bir hastalık olarak değerlendirilmez fakat kalıtsal bir özelliktir. Açık tenliler ile deniz kenarı ya da nemli ortamlarda yaşayan insanlarda daha fazla görülür. Alerjiye neden olan alerjenlerin çoğu organik kökenli maddelerdir. Alerjik rahatsızlıklar gelişmiş ülkelerde daha sık görülmektedir. Stres, yoğun çalışma ortamı, hava kirliliğinin artması, gıdalara eklenen katkı maddeleri alerjilerin görülme sıklığının artmasına yol açtığı bilinmektedir. Alerjik rahatsızlıklar her yaştan insanı etkileyebilir. Genetik yatkınlıkla alerjik reaksiyon görülme sıklığı artar. Anne ya da babada alerjik bir durum varsa bu oran yüzde 25’lere kadar çıkıyor” diye konuştu.

Deri testleri ya da kandan alerjene özgü antikorların bakılmasıyla sorumlu alerjenin tespit edilebileceğini belirten Dr. Başak Burgazlıoğlu, “Deri testlerinden yaklaşık 2 hafta önce antihistaminik dediğimiz alerji ilaçlarının kesilmesi gerekir. Bu testler alerji tanısı için değil, dokunan alerjenin saptanması için kullanılırlar. Hastada alerjik duyarlaşma, testin duyarlılığının altındaysa hasta alerjik olmasına rağmen testler negatif kalabilir” dedi.

Dr. Başak Burgazlıoğlu, polen alerjisi ile ilgili alınacak önlemleri şöyle sıraladı:

“Polen alerjiniz varsa hayatı kolaylaştırmak için bazı önlemler alınabilir. Polenler sabaha karşı 04.00-05.00 saatlerinde uçuşmaya başlar ve akşam 21.00-22.00’ye kadar etkili olmaya devam ederler. Sabah saatlerinde havada daha yoğundurlar ve etkileri ilerleyen saatlerle azalır. Mümkünse sabah erken saatlerde dışarı çıkmayalım. Mutlaka çıkmamız gerekiyorsa maske takalım veya bir mendille ağzımızı, burnumuzu kapatalım. Açık havada olabildiğince kısa kalalım ve doğadan, piknik alanlarından uzak duralım. Evimizi sabah saatleri yerine akşam saatlerinde havalandıralım. Kalkar kalkmaz evi havalandırmak için balkon kapılarını ve pencereleri açmayalım. Alerjimiz yoğunsa ve dış ortama çıkmadığımız halde ilaçlarımızı da düzenli kullanmamıza rağmen şikayetlerimiz gerilemiyorsa kapalı ortamlardaki havayı polenlerden arındıracak filtreli havalandırma veya hava temizleme cihazı kullanın. Ev ve araba klimaları bakımdan geçirilmeli, polen filtreleri mutlaka yılda bir defa temizletilmelidir. Gözlük kullanıyorsak gözlüğümüzü düzenli olarak yıkayalım. Gözlüğe yapışan her polen rahatsızlanmamıza sebep olacaktır. Günlük kıyafetlerinizi yatak odanızda çıkartmayın. Çamaşırları dış ortamda kurutmaktan kaçınmalıyız. Polenler çamaşırların üzerine yerleşebilir. Dışardan eve girdiğimizde ellerimizi ve yüzümüzü mutlaka yıkayalım ve polenleri uzaklaştıralım. Polen mevsiminde açık havada spor yapmak doğru değildir. Yine gözlerin yan taraflarını kapatan güneş gözlüklerinin faydası olabilir. Polen döneminde ilaç tedavisi ile istenilen sonuç alınamayan ve alerjileri cilt testleri ile doğrulanmış hastalarda aşı tedavisi olarak da bilinen immünoterapi uygulanabilir.”