Dünyada deniz kaplumbağalarının en önemli üreme merkezlerinden olan Mersin’in Kazanlı, Davultepe, Alata, Göksu ve Anamur sahillerinde, bu yıl yaklaşık 2 bin 300 yuva oluştu. 5 sahilden yaklaşık 300 bin deniz kaplumbağası denizle buluşturulurken, bu yılki sayılar tüm dünyayı sevindirdi.

Deniz kaplumbağalarının üremesiyle ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Mersin Üniversitesi (MEÜ) Deniz Kaplumbağaları Uygulama Araştırma Merkezi (DEKUYAM) Müdürü Prof. Dr. Serap Ergene, Mersin’de 2019 üreme sezonunun Mayıs ayında başladığını söyledi. Mayıs’ın ilk haftalarından itibaren anaç kaplumbağalarının kumsala çıkarak yumurtalarını bıraktığını belirten Ergene, "Temmuz ortasından sonra da yavrular çıkmaya başladı. Temmuz’un ortasından itibaren başlayan yavru çıkışları, geçtiğimiz hafta sonlandı. Eylül’ün son haftası artık yavru çıkışları tamamlanmış oluyor. Biz bu yılki deniz kaplumbağaları üreme sezonunu tamamlamış olduk. Bu yılki sayılara baktığımızda başarılı bir yıl olduğunu söyleyebilirim. Özellikle Davultepe ve Alata açısından önemli bir yıl oldu. Davultepe’de 239 yuva, Alata’da 398 yuva vardı. Kazanlı’ya ara ara gittik baktık ama orada da yaklaşık bin civarında yuva tespit ettik. Dolayısıyla bu yıl ki sayı hiç fena değil. Toplamda 3 kumsala bırakılan yumurta sayısı 35 bin civarındaydı. Denize ulaşan toplam yavru sayıda 200 bin civarında oldu. Tabi Anamur’da her zaman çok iyi yuva kapasitesine sahip bir kumsaldır. Geçmiş dönemdeki çalışmalarımızı düşünerek orada da bine yakın yuva orada olmuştur. Göksu Deltası yuvalama açısından biraz zayıftır ve orada da 100-150 civarında olur. Dolayısıyla Mersin’in 5 kumsalından ortalama 300 bin civarında yavru denizle buluştu" dedi.

"Bin canlı yavrudan sadece bir tanesi ergin hayata ulaşabiliyor"

Rakamlara baktıklarında geçmiş yıllara göre iyi durumda olduğunu vurgulayan Ergene, "Etkin korumanın meyvesini toplamış olduk. Genel olarak Akdeniz popülasyonuna baktığımızda gidişat iyi görünüyor. Çünkü sayının ve korumanın etkisini almış olduğumuz rakamlarla gözlemleme şansımız var. Tabi sayı iyi, 300 bin civarında yavru gitti, bunların sayısı çok arttı gibi düşünülebilir ancak öyle değil. Çünkü bin canlı yavrudan sadece bir tanesi ergin hayata ulaşabiliyor. Bu nedenle bu sayı çok yüksek bir sayı değil ama geçmiş yıllarla kıyasladığımız zaman bu rakam bize deniz kaplumbağalarının geleceği açısından umut verici bir sayı oluyor" şeklinde konuştu.

"Özellikle ricamız darp etmemeleri"

İnsanlara da uyarılarda bulunan Ergene, "Aslında sezonu kapattık diyoruz ama karada olan sezonu kapattık. Çünkü deniz sezon kaplumbağalar için yeni başlıyor. Özellikle bu dönemde balıkçılar dikkatli olması gerekiyor. Yavru deniz kaplumbağaları denizle buluştular ve 2-3 haftalık süreçte yüzeye yakın yüzmeleri olacak. Bu canlılar ağlarına takıldıklarında dikkatli bir şekilde çıkartıp, geri denize bırakmaları gerekiyor. Ağlarını kıyıya yakın bölgelere atmamaları gerekiyor. Anaç kaplumbağa ağa takılacak olursa dikkatli bir şekilde teknelerine alıp, baygınlık halinin geçmesini bekleyip denize öyle bırakmaları gerekiyor. Özellikle ricamız darp etmemeleri. Çünkü darp edildiğinde bir kaplumbağa hayatını kaybediyor, baygın bir şekilde kıyıya vuruyor ve onları iyileştirmek imkansız hale geliyor. Zarar gören anaç kaplumbağa bin tane yavru kaplumbağadan bir tanesi. O yüzden çok dikkatli olunması gerekiyor. Tabi bu dikkat sadece balıkçılar için değil tüm insanlar için geçerlidir. Her şeyi bir tarafa bırakacak olursak denizleri, kıyıları kirletmemek bu canlılara verilecek en güzel hediye olur" diye konuştu.