İzmir’de düzenlenen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Ege Meclisinde konuşan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, İzmir ve Ege Bölgesi ihracat rakamlarının yakışmadığını belirterek, “Yaz tatili geldi tabii. İzmirli perşembeden tatile gider. Yok öyle tatil. Perşembe de çalışacağız, cuma da” dedi.

TİM tarafından 2019 yılı faaliyetleri kapsamına ilki 10-11 Şubat tarihlerinde Gaziantep’te, ikincisi 18-20 Mart tarihleri arasında Erzurum’da, üçüncüsü 18-19 Mayıs tarihleri arasında Ordu’da gerçekleştirilen bölgesel meclis toplantılarının dördüncüsü olan TİM Ege Meclisi, İzmir’de gerçekleştirildi. Toplantıya katılan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, önemli açıklamalarda bulundu. Toplantıda, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, TİM Başkanı İsmail Gülle ve Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi ve birlik başkanları da hazır bulundu.

“Bu İzmir’e yakışıyor mu?”

İzmir’in Türk ekonomisinin nabzını tutan bir şehir olduğunu belirten Bakan Pekcan, “Ege Bölgesi, Türkiye ihracatından yüzde 10.5 pay almış. Ege Bölgesi İstanbul’dan sonra 2. sırada ama toplam Ege Bölgesi ihracatına ve İstanbul ihracatına baktığımız zaman arasında onlarca kat fark var. Madem Ege ve İzmir’in lokasyonu bu kadar önemli, bu rakam İzmir’e yakışmıyor. Temmuz ayı ihracat rakamlarımız Türkiye genelinde 8.32 artmış, Ege Bölgesi’nde 4 artmış. Türkiye genelinde yüzde 3 artışımız var, Ege Bölgesi’nde 1. Bu İzmir’e yakışıyor mu? Bunu siz kendinize yakıştırıyor musunuz? Ben de Egeliyim, yakıştırmadım. Biz her türlü desteği vereceğiz ama sizlerin de olması gerektiğinden daha aktif olması lazım. Ege’ye bu yakışır. Yaz tatili geldi tabii. İzmirli perşembeden tatile gider. Yok öyle tatil. Perşembe de çalışacağız, cuma da” diye konuştu.

“İzmir’i kayırdık mı, ne yaptık?”

Ege’de 2002 yılında 4 bin 226 olan ihracatçı sayısının 2018’de 8 bin 63’e yükseldiğini, ihracat desteklerinden de en fazla yararlanan bölgenin Ege Bölgesi olduğunu kaydeden Bakan Pekcan, “İhracat oranı yüzde 10.5 olmasına rağmen ihracat desteklerinden aldığı oran yüzde 13.66. Bunun dışında Eximbank desteklerinden en fazla yararlanan bölgemiz İzmir bölgesi. Türkiye genelinde Eximbank Türkiye’deki ihracatın yüzde 26’sını finanse ediyor ama İzmir’de yüzde 31.8. Genel Müdürüm bunda sizin payınız mı var? İzmir’i kayırdık mı, ne yaptık?” diyerek espri yaptı.

“Yüksek teknolojili ürün ihracatı yapılmalı”

Ege Bölgesi’nin geleneksel tarım ürünleri ihracatının merkezi olduğunu, İzmir’in 21. yüzyılda organik tarımda da Avrupa’nın merkezi olma durumunda olduğunu ifade eden Ticaret Bakanı Pekcan, İzmir’in sanayide tekstil ve konfeksiyon ile ev tekstilinde de önde gittiğini belirtti. İzmir’in yüksek teknolojili ürün ihracatı yapması gerektiğini dile getiren Bakan Pekcan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye olarak yüksek teknolojili ürün ihracatının yüzde 3-4 bandının çıkması lazım. Burada İzmir’e çok görev düşüyor. Vizyoner iş dünyası mutlaka yüksek teknolojili ürünlere yatırım yapacak, biz de devlet olarak fazlasıyla destek olacağız. Dünya ekonomisi ve ticaretinde yapısal ve teknolojik bir dönüşüm var. Bu dönüşümlerde vizyoner İzmir ve Ege Bölgesi’nin daha fazla yer almasını bekliyoruz.”

“Bir yılda bin 700’e yakın talep geldi”

Bakan Pekcan, “Bugün elde ettiğimiz başarı, ortak özverilerimizin bir sonucu. Bakanlık olarak fırsat buldukça Anadolu’nun her bölgesine gidiyoruz. Burada iş dünyası ile istişareyi odak noktasına alıyoruz. Bu toplantılarda gelen taleplerin hepsini dinliyoruz, hepsine geri dönüş yapıyoruz. Bir senede bin 700’e yakın talep geldi. Yarısı bizimle ilgiliydi, yarısı diğer bakanlıklarla ilgiliydi. Biz iş dünyasının temsilcisiyiz. Diğer bakanlıklardaki işlerinizi de sizin adınıza takip ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“İhracat milli motivasyondur”

TİM Başkanı İsmail Gülle de “Ülke ekonomimizin her dönemde sacayaklarından biri olan ihracatı artırmak adına yorulmadan, umutsuzluğa kapılmadan daha çok üretip çalışmalıyız. İhracat milli motivasyondur. Ülkemizin dünya arenasındaki yüz akıdır. Ülkemiz, bölge ve dünyada gelişmekte olan pek çok ülke için referans durumundadır. Türkiye’nin ihracatı için 360 derece iletişim ve farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. Sizlerin düşünce öneri ve taleplerini alarak o doğrultuda strateji oluşturmak için huzurundayız. 2018 yılında 388 milyar dolar ihracat ile cumhuriyet tarihi rekoruna imza attık. Bu rekorlar bizleri memnun ve mutlu etti. 2019’da, yakaladığımız bu başarıyı sürdürmeye devam ediyoruz. Ancak aynı zamanda bu başarı daha iyi yarınlar için bizlere için daha büyük sorumluluklar da yüklüyor” açıklamasında bulundu.

Dört başlık sıraladı

Türkiye ihracatımızın geleceğine yönelik kritik başlıklar belirlediklerini söyleyen Gülle, bunları dört başlık altında şöyle sıraladı:

"İhracatımızı değer olarak artıracağız. İhracatçı firma sayımızı artıracağız. Sattığımız ürün çeşitliliğini ve kalitesini artıracağız. İhracat pazarlarımızı artıracağız. Bu dört olgu beraber gerçekleşirse küresel ticaretten aldığımız pay da katlanacaktır. Ürünlerimiz dünyanın her yerinde beğeni ile kullanılıyor. 2018’de en çok ihracat yapan ilk bin firma ihracatımızın yüzde 63’ünü gerçekleştirdi. İlk 5 bin firma ihracatımızın yüzde 84’ünü gerçekleştirdi. Ülke bazında makro planların yanında iller bazında daha mikro ölçekte daha isabetli çalışmalar bizleri başarıya götürme potansiyeli taşıyor.”

“Pazar yoğunlaşmasında İzmir’in karnesi iyi”

2002’de İzmir ihracatı 2.8 milyar dolar iken geçen yıl itibariyle 10.2 milyar dolara yükseldiğini, İzmir’in İstanbul ve Bursa’dan sonra 3. il konumunda olduğunu ifade eden Gülle, şöyle devam etti:

"Bu rakam aynı zamanda tüm zamanların en yüksek yıllık ihracat rakamı. İzmir’in 2018 yılının toplam ihracatından aldığı pay yüzde 6.1. 2002’de aldığı pay, yüzde 7.2 seviyesinde. Beklentimiz, ülkemizin ihracat artışı oranını aşan bir tempoda performans göstermesidir. Bu sayede bölgemiz ve ülkemizin ihracatını sırtlamak, ilimizin hedefleri arasında olmalıdır. 2018 yılında ülkemizin ihracatının yüzde 3.3.’ü ileri teknolojili ürünler seviyesinde. İzmir’de yüksek teknolojili ürün ihracatımızın 134 milyon dolar ile yüzde 1.3,. Orta ve yüksek teknolojili ürün ihracatımız da 3 milyar dolardır. Pazar yoğunlaşması, bölgesel ve küresel anlamda bünyesinde belirli riskleri de beraberinde getiriyor. Yaş meyve sektörümüz yıllarca sadece Rusya pazarına yoğunlaştı. İlk sıkıntıda ihracatçı firmalarımız sorunlar yaşadı. Son dönemde hayvansal mamuller sektörü Irak’ta sıkıntı yaşadı. Pazar yoğunlaşmasında İzmir’in karnesi iyi. Almanya’nın İzmir ihracatı içerisinde yüzde 12.3 pay alması değerli. Türkiye’nin ihracat yaptığı 228 bölgenin 193’üne İzmir’den ihracat gerçekleştiriyoruz."

Hedef 25 milyar dolar ihracat

Ege İhracatçı Birliklerinin, temmuz ayında yüzde 4’lük artışla 1 milyar 123 milyon dolarlık ihracat rakamına ulaştığını, son bir yıllık ihracatlarının ise yüzde 1’lik artışla 13 milyar 220 milyon dolara yükseldiğini kaydeden EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi de 2019 yılının kalan 5 ayında ihracat rakamlarını daha da artırmak için çalışmalarını sürdüreceklerini söyledi. İzmir’in, 13 organize sanayi bölgesi, dört teknoparkı, iki serbest bölgesi, sekiz üniversitesi, limanları, 34 AR-GE Merkezi ile yüksek teknolojili, katma değerli ürünler üretilecek iklimi bünyesinde barındırdığını ifade eden Eskinazi, “İzmir ve Ege Bölgesi bu avantajlarını ihracat rakamlarına da yansıtmış durumda. 2018 yılını serbest bölgelerimizden yapılan ihracatla birlikte 23 milyar 100 milyon dolarla geride bıraktık. 2019 yılı için ise 25 milyar dolar ihracat hedefliyoruz. İhracatçılarımız bu hedeflere ulaşması için geçtiğimiz hafta Merkez Bankası’nın açıkladığı faiz indirimi kararı hayati öneme sahip. Faiz indirimlerinin önümüzdeki süreçte devam etmesini ve önümüzdeki yaz aylarında faizlerin yüzde 10 seviyelerine düşmesi en büyük beklentimiz” ifadelerine yer verdi.

Türk Eximbank’ın bir kredi programı açması talebi

Ege Bölgesi’nin işlenmiş tarım ürünleri ihracatında büyük potansiyele sahip bir bölge olduğunu vurgulayan Eskinazi, şöyle konuştu:

"Ege Bölgesi’nden yapılan tarım ürünleri ihracatı 2018 yılında ilk kez 5 milyar doları aştı. Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatının yüzde 22’sini Egeli ihracatçılarımız gerçekleştirdi. Kuru meyve, su ürünleri, tütün, zeytin ve zeytinyağı, meyve sebze mamulleri, odun dışı orman ürünleri sektörlerinde Türkiye’nin ihracatında lider konumdayız. Birçok tarım ürünümüzde ihraç sezonları başladı, bazı ürünlerimizin ihraç sezonları ise yaklaşıyor. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da tarım ürünleri ihracatçılarımıza Türk Eximbank’ın bir kredi programı açmasını talep ediyoruz. Ege Bölgesi’nden yaptığımız tarım ürünleri ihracatını orta ve uzun vadede bir strateji çerçevesinde artırmak için üniversite-sanayi işbirliğini maksimum seviyeye çıkarmak amacıyla EİB Bilim ve Ekonomi Kurulunu oluşturduk ve çalışmalarına başladı.”