Perakende sektöründe güncel durum, kısıtlamalar ve perakende sektörünün yeni dönemdeki beklentileri ’Ekonomi Basınıyla Perakende Söyleşisi’nde masaya yatırıldı. Toplantıda, yapılan bir araştırmanın çarpıcı sonuçları paylaşıldı. Araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de tüketicilerin yüzde 80’i evde yemek yemeği tercih ettiğini belirtti. Bu oran Avrupa ve Dünya ülkelerinden çok yüksek seviyede gerçekleşti.

Pandemi döneminde yerinde tüketim sektörü kısıtlamalardan dolayı bir süre kapalı kaldı. Yapılan araştırmaya göre "Pandemide evde daha sık yemek yiyorum ve yapıyorum" diyenlerin oranı Avrupa’da yüzde 51, dünyada yüzde 54, Türkiye’de ise yüzde 80 olarak görüldü. Tüketicilerin yüzde 28’i de pandemi sonrasında da dışarıda yemek yeme alışkanlıklarının eskiye dönmeyeceğini belirtti.

Güvenilir Ürün Platformu ve İstanbul Perakendeciler Derneği (PERDER) tarafından, perakende sektörünün yeni dönemdeki gelişmelerinin paylaşıldığı online toplantı gerçekleştirildi. Güvenilir Ürün Platformu ve Ekonomi Gazetecileri Derneği Başkanı Celal Toprak moderatörlüğünde gerçekleşen ’Ekonomi Basınıyla Perakende Söyleşisi’nde; perakende sektöründe güncel durum, kısıtlamalar ve perakende sektörünün 2021 beklentileri masaya yatırıldı. Perakendeciler Derneği adına Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Güzeldere, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dursun Korkmaz ve Yönetim Kurulu Üyesi Cemal Özen süreci değerlendirdi.

"Pandemi sonrası için hazırlıklıyız, tecrübe kazanmış olduk"

PERDER Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Güzeldere, “Yerel perakendeciler olarak, fiyat artışlarına ve fırsatçılığına izin vermeyeceğimizi daha önceden söylemiştik. Dernek olarak, salgınla mücadele önlemlerimizi almıştık. Tüketicilerden ihtiyaçları çerçevesinde alışveriş yapmalarını ve fahiş fiyatlı ürün satışı yapılan mecralardan uzak durmalarını istedik. Dünyada raflara saldırmalar oldu. Biz bu sıkıntıları yaşamadık, süreci güzel yönetiyoruz. Yeni normale müşteri adaptasyonu sağlandı. Pandemi sonrası için hazırlıklıyız, tecrübe kazanmış olduk. Önümüzdeki dönemde agresif büyümenin devam edeceğini öngörüyoruz. Perakende yasası önem arz ediyor. Türkiye’de 700 kişiye 1 satış noktası düşerken, Avrupa’da 3 bin 200 kişiye 1 market düşüyor. İhtiyaç fazlası işletmeler verimsiz işlere sebep olabiliyor, aşırı rekabet de yerel işletmeleri baltalıyor" ifadelerini kullandı.

"Zamların sorumlusu değil ancak mağduru olabiliriz"

Perakende sektörünün, gıda maddelerindeki fiyat artışlarının sorumlusu olarak gösterilmeye çalışıldığını söyleyen Güzeldere, "Bugün, pandemi koşullarına ek olarak başka bir sorunla karşı karşıyayız. Tüm sektörleri etkileyen küresel dinamikler gıda üretimini de etkiliyor. Ancak fiyat artışlarına yol açan süreçler göz ardı edilerek, gözler marketlerin etiketlerine çevriliyor. Biz hep stokçunun, fırsatçının karşısında durduk, zamların sorumlusu değil ancak mağduru olabiliriz" dedi.

Güzeldere, pandemide herkesin evde kaldığı dönemde online alışverişin çok hızlı bir şekilde büyüdüğünü söyleyerek, “Yapılan bir araştırmada, ‘pandemi döneminde daha sık online alışveriş yapıyorum’ diyenlerin oranı Avrupa’da yüzde 22, dünyada yüzde 27, Türkiye’de ise yüzde 37 olarak görüldü. Pandemi döneminde yerinde tüketim sektörü kısıtlamalardan dolayı bir süre kapalı kaldı. ‘Pandemide evde daha sık yemek yiyorum ve yapıyorum’ diyenlerin oranı Avrupa’da yüzde 51, dünyada yüzde 54, Türkiye’de ise yüzde 80 olarak görülüyor. Tüketicilerin yüzde 28’i de pandemi sonrasında da dışarıda yemek yeme alışkanlıklarının eskiye dönmeyeceğini belirtiyor” diye konuştu.

Hızlı tüketim ürünlerinde 2020 yılında büyüyen kanalın süpermarket olduğunu söyleyen Güzeldere, “Süpermarket kanalında Türkiye’nin yüzde 23 büyümesi gerçekleşti. Perakende sektörünün son 10 yılını incelemek gerekirse; 2010 senesindeki mağaza sayısı 222 bin 245 iken, 2020 yılında bu sayıyı yüzde 2’lik bir büyümeyle 227 bin 129’a yükseldiğini görüyoruz” şeklinde konuştu.

Güzeldere, pandeminin etkisiyle ilk çeyrekte rekor volümetrik büyümeler geldiğinin altını çizerek, sonraki çeyreklerde de reel büyümenin devam ettiğini kaydetti.