İZMİRLİ Leyla Nişlioğlu, 18 yıl önce gezmek için çıktığı evlerine dönmeyen epilepsi hastası kardeşi Murat Celayir'i aramaktan vazgeçmedi. Kardeşini ararken 13'ü çocuk 18 kişinin bulunmasını sağlayan Nişlioğlu, Celayir'in bir gün geri döneceğine inanıyor.
İzmir'in Konak ilçesinde yaşayan emekli Leyla Nişlioğlu (63), 15 Ocak 2001 tarihinde Gültepe'deki evlerinden gezmeye gitmek için çıkan kardeşi epilepsi hastası Murat Celayir'den bir daha haber alamadı. Kardeşini bulmak için o günden bu yana kapı kapı dolaşan, gelen her ihbarı değerlendiren Leyla Nişlioğlu, yıllarca bitmeyen bir umutla Murat Celayir'i aradı. Broşürler bastıran, kayıp ilanlarını sokaklara, duvarlara asarak arama çalışmalarını sürdüren Nişlioğlu, kardeşinin izine rastlamadı ama 18 yılda 13'ü çocuk, 5'i yetişkin olmak üzere 18 kişinin bulunmasını sağladı.
Kardeşini ararken tek tek morglardaki cesetleri kontrol eden Leyla Nişlioğlu, aradan geçen yıllara rağmen, kardeşinin geri geleceğine inanıyor. Murat Celayir'in kıyafetlerini saklayan, özlemini onlara sarılıp, koklayarak dindirmeye çalışan Nişlioğlu, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
"Kardeşim kaybolduktan sonra her yere gittim. Bütün şehirleri gezdim. Murat ile ilgili bir ize rastlamadım ama diğer kayıpların bulunmasını sağladım. Onlar ailelerine kavuştu. Ben de zor zamanlarımı bu güzel gelişmelerle biraz da olsa hafiflettim."
Nişlioğlu, babası Dursun Celayir'in üzüntüden dolayı mide kanserine yakalandığını ve 11 yıl önce hayatını kaybettiğini, annesi Zekiye Celayir'in de bir takım sağlık sorunları yaşadığını söyledi.
'BİR SÜRÜ CESET TEŞHİS ETTİM'
Çok uzun yıllar kardeşini aradığını ancak izine rastlamadığını ifade eden Leyla Nişlioğlu, "Bir kişinin ölüm haberini almadan, öldüğünü duymadan, bilmeden, görmeden, 'öldü' diye kabul edemezsiniz. İnsan içinde hep bir umut taşıyor. Adli tıplarda ölülere baktım. Morglara gittim, hastanelerin kadavra tutulan yerlerine yasak olmasına rağmen girdim ama ölüsüne de rastlamadık. Çok acı şeyler yaşadım" dedi.
Kardeşinin organ mafyası tarafından kaçırılmış olma ihtimalini de değerlendirdiklerini ifade eden Nişlioğlu, "Bir süre organ mafyasından şüphelendik. Benim çocuğum yok. Tatilde tanıştığım bir ailenin küçük kızlarının resmini broşüre bastırdım. Kızımın rahatsız olduğunu, tedavisi için böbreğimin birini satmak istediğimi yazdım. Organ mafyası beni bulacak ben de onlardan kardeşimle ilgili bilgi alacağım diye umut ettim. Fakat yakınlarım, tanıdıklarım son anda bu fikrimin doğru olmadığını söyleyerek, beni vazgeçirdiler" diye konuştu.
'HAYATIM KARDEŞİMİ ARAMAKLA GEÇTİ'
Gelen her ihbarı değerlendirdiğini ifade eden Nişlioğlu, "Hayatım kardeşimi aramakla geçti. Yine elimden geleni yapıyorum. Bundan sonra da aramaya devam edeceğim. Murat bulunsa da kayıpları bulmak için çalışırım. Hatta daha çok çalışırım" dedi.
Kardeşine duyduğu özlemin her geçen gün arttığını ifade eden Leyla Nişlioğlu, sözlerini şçyle sürdürdü:
"Özlemim hiç eksilmiyor. 24 saat aklımda desem yeridir. Onunla yatıp, onunla kalkıyorum. Bir şarkıyı bile dinlerken kardeşim aklıma geliyor. Çünkü benim çılgınım müzik delisiydi. Annemin yaşadığı Gültepe'deki evde bulunan odasına hiç dokunmadık. Odası hala onun döneceği günü bekliyor. Hepimiz kardeşim geri gelecek diye bekliyoruz."  
Nişlioğlu, vatandaşlardan da kayıplara karşı duyarlı olmalarını, şüpheli gördükleri durumu en yakın polis merkezine veya 155 polis imdat hattına bildirmelerini istedi.