EDİRNE'de, gazeteci ve fotoğraf sanatçısı Behiç Günalan'ın, Bulgaristan'ın asimilasyon politikası nedeniyle 1989 yılında ailesiyle Türkiye'ye göç ettiği sırada fotoğrafını çektiği ve bu güne kadar çoğu sergide simge haline gelen bebekli kız Ayşe Yavuzkan ile 30 yıl sonra Tekirdağ'ın Ergene ilçesinde bir araya geldi.
Gazeteci ve fotoğraf sanatçısı Behiç Günalan, 1989 yılında Bulgaristan'da yaşanan 'zorunlu göçü' Edirne'deki Kapıkule Tren Garı çektiği fotoğraflarla ölümsüzleştirdi. Günalan, o tarihte garda oyuncak bir bebek ile bavulların üzerinde oturan küçük bir kızın da fotoğrafını çekti. Siyah-beyaz fotoğraf günümüze kadar Behiç Günalan'ın açtığı birçok sergide yer aldı. 2010 yılında Tekirdağ'ın Çorlu ilçesindeki sergide yer alan küçük kızın fotoğrafı kendisi de Bulgaristan göçmeni olan Ergene ilçe Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Cebeci'nin dikkatini çekti. Mehmet Cebeci, fotoğraftaki kadının bulunması için çalışma yaptı. O dönemde Türkiye'ye göç eden kafilenin Bulgaristan'ın Şumnu şehrinden olduğunun belirlenmesi üzerine araştırmalar bu kentten gelenlere yöneltildi ancak bir sonuç alınamadı.
2015 yılında Behiç Günalan'ın göç fotoğraflarının yer aldığı albüm, Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından bastırılarak Türkiye genelinde dağıtıldı. Dağıtılan albümü inceleyen Ergene Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Cebeci, kızın ağabeyiyle çekilmiş bir başka fotoğrafını gördü. Ağabeyi tanıyan Cebeci, Silistire şehrinden göç ettikleri ve Çorlu'ya yerleştikleri anlaşılan aileye ulaştı. Mehmet Cebeci, yılladır kimliğine ulaşmaya çalıştığı kadının İngiltere'de yaşayan Ayşe Yavuzkan olduğunu belirledi. Aynur Yavuzkan ile Cebeci, kendisine durumu anlatarak, Ergene'ye davet etti. İngiltere'den, bebeğiyle birlikte Ergene'ye gelen Aynur Yavuzkan, belediye binasında Mehmet Cebeci'nin misafiri olarak 30 yıl önceki 'büyük göç'te fotoğrafını çeken gazeteci ve fotoğraf sanatçısı Behiç Günalan ile bir araya geldi.
'ÇOK MUTLU OLDUM'
Behiç Günalan, "1989 göçü dram ve trajedisini giderek sembol fotoğrafına dönüşen, bu hüzünlü kare ile Kapıkule tren garında karşılaştım. Göç olgusunun bütün can yakıcılığına karşın bir kız çocuğu, çocukluk dünyasının içinde bebeğinin saçlarını tarıyor. Onu güzelleştirmeye uğraşıyordu. Dondum, deklanşörümün sesini bile duyamamıştım. İtiraf edeyim ki o gün, o an çektiğim kadrajın 1989 göçünün ruh halini yansıtan aynası olacağını bilemezdim. ABD'deki Stanford Üniversitesi'nin bilimsel bir yayınında kapak oldu. Sergilerin gözdesi, afişlerin tercih edileni idi. Zaman onu sembolleştirmeye başladı ve hikayenin finali haline getirdi. Bugün o fotoğrafın karesinde bulunan Aynur ile bir araya gelmekten son derece mutluyum. Çünkü her serginin en ilgi gören fotoğrafıydı. Aradan geçen 30 yıl olda olsa bugün bir aradayız. Bizi bir araya getiren Ergene belediyesi başkanı Rasim Yüksel ve belediye başkan yardımcısı Mehmet Cebeciye çok teşekkür ederim" dedi.
'BUNU HAYATIM BOYUNCA UNUTAMAYACAĞIM'
Aynur Yavuzkan, 30 yıl önce çocukken fotoğrafını çeken Behiç Günalan ile bir araya gelmekten son derece mutlu olduğunu ifade ederek, "O günü bugün gibi hatırlıyorum. Yıllar geçti, fotoğrafımın sergilendiğinden haberim yoktu. Bugün burada bunu görünce duygulanmamak elde değil. Behiç Günalan'a çok teşekkür ediyorum. Buluşmadan önce kaygılarım vardı. Hiçbir şey için değilse bile benim fotoğrafımı çeken o amca ile birlikteyim ve bunu hayatım boyunca unutamayacağım. Buna vesile olan herkese çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Behiç Günalan, çektiği fotoğrafın bir kopyasını Aynur Yavuzkan'a hediye etti. Ergene Belediye Başkanı Rasim Yüksel de, böyle güzel anlamlı bir buluşmayı organize etmelerinden büyük mutluluk duyduklarını belirtti.