Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) bünyesinde Van Gölü kıyısında oluşturulan bahçede yetiştirilen lavanta ve ekinezya bitkilerinin hasadı başladı.

Van YYÜ yerleşkesindeki Van Gölü kıyısında yer alan yaklaşık 5 dönümlük arazi üzerinde kurulan bahçede ekonomik öneme sahip lavanta ve ekinezya bitkilerinin hasat zamanı geldi. Gölün kıyısını mor ve pembe renkleriyle süsleyen bitkiler, eşsiz manzarasıyla büyülüyor. Oluşturulan bahçede 5 yıl önce yetiştirilmeye başlanan ve bu yıl en iyi verimin alındığı bitkiler, güzellikleriyle de göz kamaştırıyor. Bu yıl bitkilerin de verimliliğiyle bir fotoğraf stüdyosunu andırmaya başlayan bahçe, fotoğrafçılar ve vatandaşların ziyaretine de açıldı.

İHA muhabirine konuşan Van YYÜ Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rüveyde Tunçtürk, lavanta ve ekinezyanın ülke ekonomisi için önemli tıbbi ve aromatik bitkiler olduklarını belirtti. Bahçede yetiştirilen ‘Lavandula intermedia’ türünün önemini anlatan Prof. Dr. Tunçtürk, “Lavanta çiçeği ve uçucu yağı özellikle parfüm ve ilaç endüstrisinde kullanılmaktadır. Lavantanın kullanımı günümüzden 2 bin 500 yıl öncesine dayanmakta olup; Mısırlılar, Finikeliler ve Araplar mumyalama ve parfümlerin de bu bitkilerden yararlanmışlardır. Lavanta bitkisi özellikle ekoturizmin gelişmesi için de önemli bir bitkidir. Son yıllarda ülkemizde en fazla lavanta üretimi Isparta Kuyucak’ta yapılmaktadır” dedi.

"Ekinezya ve lavantayı Van Gölü’nün kıyısında yoğun olarak yetiştirmeliyiz"

Ekoturizm açıdan son dönemlerde adından söz ettiren lavanta ve ekinezya gibi tıbbi ve aromatik bitki türlerinin Van Gölü kıyısında yetiştiriciliğinin yaygınlaşması gerektiği önerisinde bulunan Tunçtürk, "Lavanta ve ekinezya ile ilgili birçok çalışma yapıyoruz. Ülkemiz tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliği konusunda iklim koşulları bakımından uygun olan ender ülkelerden bir tanesidir. Ülkemizde Isparta Kuyucak’ın ulaşmış olduğu ekoturizm örneğinde olduğu gibi, görsel şölen oluşturan lavantayı da Van Gölü Havzası’nda yetiştirmeliyiz. Akdamar Adası, Muradiye Şelalesi ve balık göçü ile ön planda olan Van ili, turist çeken doğal güzelliklere sahiptir. Ekinezya ve lavantayı da Van Gölü kıyısında yetiştirerek mavi ve mor renklerle donatılmış bir alanla da turist çekebiliriz. Yüksek katma değere sahip bu bitkilerin bölgemizde yaygınlaşması için çabalarımız devam edecektir" diye konuştu.

"Ekinezyanın tüm bitki aksamı ekonomik değere sahip"

Lavantanın sadece çiçeğinin, ekinezyanın ise toprak altı ve toprak üstü aksamının ekonomik değere sahip olduğuna dikkat çeken Tunçtürk, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de tıbbi bitkiler halk arasında tedavi amaçlı, boya, ilaç, gıda ve kozmetik sanayinde önemli bir yere sahiptir. İçermiş olduğu sekonder metabolitlerden dolayı ekinezya da ülkemizde kültürünün yaygınlaşması gereken önemli bir bitkidir.”