Meme kanserinin kadınlarda en sık rastlanan kanser türü olduğunu hatırlatan Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Özer İlkgül, "Doğurmak istememek, geç doğurmak, emzirmemek, obezite, sigara ve alkol kullanmak ve hormon ilaçları almak meme kanserinin artmasındaki nedenler arasındadır" dedi.

Serik Belediyesi ve Aspendos Anadolu Hastanesi işbirliğinde meme kanseri bilgilendirme semineri düzenlendi. Serik Belediyesi toplantı salonunda gerçekleştirilen ve Aspendos Anadolu Hastanesi Başhekimi ve Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Özer İlkgül tarafından verilen seminer, Serik Belediyesi birim amirleri ve çalışanlarıyla çok sayıda vatandaşın katılımıyla gerçekleşti. Doç. Dr. Özer İlkgül, seminerde meme kanserinin oluşma şekli, kanserin belirtileri ve nedenleri hakkında bilgilendirmede bulundu. Meme kanserinin kadınlarda en sık rastlanan kanser türü olduğuna dikkat çeken İlkgül, "Bu seminerlerdeki amacımız hep birlikte bu hastalığın üstesinden gelmenin yöntemlerini konuşmak ve tartışmak, bu konuda kadınlarımızı bilgilendirmektir" ifadelerinde bulundu.

"Erken tanıda rutin kontroller"

Meme Kanseri dünyada ve Türkiye’de birinci sırada. Bu yüzden amacımız bir bilinç oluşturmak diyen Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Özer İlkgül, “ Meme kanserinin önemini ve tedavisini konuşacağız. Bu hastalığın bir tedavisi var. Korkmamıza gerek yok. Yeter ki kontrollerimizi ihmal etmeyelim. Erken tanıda, rutin kontroller çok önemlidir. 20-30 yaş arasında her üç senede bir ultrasonografi, 30-40 yaş aralığında ise senede bir kez ultrasonografi yapılmalıdır. 40-50 yaş aralığında senede bir kez mamografi, 50-70 yaş aralığında ise her iki senede bir kez mamografi kontrolleri yapılması gereklidir” açıklamasıyla meme kanserinden kurtulmanın kontrollerle mümkün olduğunu söyledi.

Risk faktörleri

Meme Kanserinde risk faktörlerine değinen Doktor İlkgül, "Birincisi kadın olmak. Elbette erkeklerde de görülüyor. Ama kadınlar risk grubu altında. Şehirde yaşamak. Stresli yaşam. Uzun yaşam beklentisi. Yoğun meme yapısı. Uzun boy. Doğurmak istememek. Geç doğurmak. Emzirmemek. Ya da insanlar artık çocuk sahibi olmak istemiyor. Birçok anlamda artmasında ki nedenler bu. Genel olarak baktığımızda, yaşam döngüsü boyunca bir kişinin çok fazla östrojene maruz kalması. Östrojenle olan ilişkimiz ilk adetimizle başlıyor. 13 yaşlarında. 45 yaşına kadar devam ediyor. Östrajenle olan ilişkimizi arttıran sebepler var. Dışardan horman ilaçları kullanmak. Sigara ve alkol almak. Ya da obezite. Bunlar direkt ya da indirekt olarak sizin östrojenle olan ilişkinizi arttırıyor. Süresini uzatıyor. Bütün bunlar risklerimizi arttırıyor. Doğal olarak meme kanseri de artıyor” diye belirtti.

"Tarama sayısını arttırmalıyız"

Doktor İlkgül, “Ne kadar tarama yaparsak o kadar iyi. Ama ülke gerçeğinden hareketle erken tanıda henüz istenilen rakamlara ulaşamadık. Peki ne yapacağız? Şimdi hiç kimse hiçbir kadına zorla tarama yapamaz. Ne yapıyoruz? Tarama yapmaları için hep rica ediyoruz, farkında olun diyoruz, öneriyoruz. Bu bir aşı değil. Bu bir zorlama değil. Bu yüzden Türkiye’de rakamlar altta kalıyor. Sahaya inip birebir görüşmelerle tarama sayısını artırıp erken tanının önemini anlatmaya çalışıyoruz. Şu an için tek yol bu” dedi.