Savunma sanayi ekosisteminin geliştirilmesi amacıyla Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) bünyesinde kurulan Bursa Uzay Havacılık ve Savunma Kümelenmesi (BASDEC) üyeleri, Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Teknopark yöneticileriyle bir araya gelerek, işbirliği imkanlarını görüştü.

Bursa iş dünyasının çatı kuruluşu BTSO ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya, BTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cüneyt Şener, BTÜ Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir ve BASDEC Başkanı Mustafa Hatipoğlu, BASDEC üyeleri ile üniversite akademisyenleri katıldı. Programın açılışında konuşan Cüneyt Şener, üretim tesislerinden sanayi bölgelerine kadar her alanda aklın ve bilginin hâkim olduğu yeni bir dönemin başladığını söyledi.

“ULUTEK yüzde 100 dolu”

Başkan Yardımcısı Şener, ülkelerin yerine kentlerin ve bölgelerin yarıştığı yeni ekosistemde kentlerin, sahip oldukları avantajlı konumu teknoloji tabanlı projelerle sürdürülebilir kılmak adına yoğun bir gayret sarf ettiğini söyledi. BTSO olarak Bursa’yı, Ar-Ge, inovasyon ve tasarım odaklı projelerle her geçen yıl daha da güçlü bir kent kimliğiyle geleceğe taşımak istediklerini ifade eden Şener, “Bu amaçla ülkemizin milli teknoloji atılımı doğrultusunda üniversite - sanayi işbirliğimizin ürünü olarak hayata geçirdiğimiz ULUTEK, Uludağ Üniversitemizle işbirliğinde bugün yüzde 100’lük doluluk oranına ulaştı. Teknoparkımızın cirosu 400 milyon TL seviyesinden 1,5 milyar TL’ye, bölgemizin ihracat rakamı da 600 bin dolar seviyesinden 4 katlık artışla 24 milyon dolara kadar yükseldi. Üniversite - sanayi işbirliğini geliştirerek bilgi temelli bir modelle çok daha güçlü bir geleceği hedefliyoruz. Bu çerçevede uyum içinde çalıştığımız Bursa Teknik Üniversitemiz ile gerçekleştirdiğimiz toplantının yeni işbirliklerine vesile olmasını temenni ediyorum.” diye konuştu.

BTÜ Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir, araştırmacı bir üniversite olarak BTSO ile birlikte güçlü bir işbirliği yürüttüklerini belirterek, “Teknik bir üniversite olarak BTSO’nın yol arkadaşı, çözüm ortağı olmaya çalışıyoruz. Üniversite- sanayi işbirliğine önem veren bir ekibimiz var. BTSO, Bursa’mızın göz bebeği kuruluşlarından bir tanesi. GUHEM, TEKNOSAB, BUTEKOM gibi örnek projeler, sadece Bursa’nın değil ülkemizin de en değerli projeleri arasında. Dolayısıyla bizim yol arkadaşlığımızda bulunduğumuz ekosistemde BTSO’nun yanımızda olması üniversiteler için çok büyük bir avantaj. Sanayisi kuvvetli olmayan yerlerde üniversitelerin gelişmesi de mümkün değildir.” dedi. Türkiye’de çok sayıda teknoparkın bulunduğunu ancak arzu edilen işbirliği modelinin yeterli düzeyde olmadığını dile getiren Karademir, “Teknoloji Transfer Ofisimiz ile gerçekleştirdiğimiz çalışmalar neticesinde teknopark kuran en genç üniversite unvanına ulaştık. Bursa Teknik Üniversitesi olarak bugüne dek gerçekleştirdiğimiz ortak çalışmalar gibi Bursateknopark vasıtasıyla da sanayimiz ile geliştireceğimiz işbirliklerini, Dünya örnekleri düzeyine çıkarmak için çalışacağız.” şeklinde konuştu.

“Teknoloji transfer ofisleri köprü görevi görüyor”

BASDEC Başkanı Mustafa Hatipoğlu, teknoloji transfer ofislerinin akademi ve sanayi arasında iş ilişkisini kuran önemli yapılar olduğunu ifade ederek, “Bursa Uludağ Üniversitesi’nin ardından BTÜ bünyesinde kurulan yeni teknoloji transfer ofisinin, üniversitenin bilimsel ve teknolojik çalışmalarını sanayi ürünlerine dönüşmesi ve ticarileşmesi konusunda gerekli ortamı oluşturacaktır. Bunun sonucunda da sanayinin üretimine sunulacak teknolojik ve katma değeri yüksek ürünlerin çeşitliliği artacak. BASDEC üyesi firmalarımızın ve BTSO üyelerinin BTÜ teknoloji ofisiyle iş birliği içinde bu fırsatı değerlendirmelerini tavsiye ediyorum.” dedi.

“Katma değer üreten bir teknoloji üssü”

Bursa Teknik Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Bursateknopark) Genel Müdürü Prof. Dr. Ramazan Kurt, Türkiye’de 92 teknoloji geliştirme bölgesinin bulunduğunu, Bursa’da ise ikinci teknoparkın BTÜ bünyesinde kurulduğuna dikkat çekerek, “Bursa, sahip olduğu nüfus ve üretim altyapısı ile çok daha fazla sayıda teknoloji geliştirme bölgesini hak ediyor. Bursateknopark ile uluslararası düzeyde rekabet edebilecek, yüksek katma değerli teknoloji üreten bir teknopark olma misyonu ile Bursa’nın öncelikli sanayi sektörlerine destek vererek ülkemizin kalkınmasına katkı koyacağımıza inanıyoruz.” dedi. Prof. Dr. Ramazan Kurt, uluslararası standartlara sahip, aktif ve katma değer üreten bir teknoloji üssü ve Türkiye’nin yeni inovasyon merkezi olma hedefiyle altyapılarını hazırladıklarını kaydetti.

Firmaların Bursateknopark’a başvuru süreci ve sağlayacakları avantajlar hakkında bilgi aktaran Prof. Dr. Kurt, üniversite - sanayi işbirliği modelleri çerçevesinde; firmaların Bursateknopark’ta ofis ya da şube açabileceğini, Bursa Teknoloji Transfer Ofisi ve BTÜ bünyesindeki araştırma ve uygulama merkezleriyle veya teknopark bünyesindeki diğer firmalarla proje yürütebileceklerini de sözlerine ekledi.