Basın mensuplarıyla bir araya gelen Yapı Denetim ve Deprem Mühendisleri Derneği Bursa Temsilcisi Serkan Işık,

"Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremin bizlere yapı stokumuzun sağlamlaştırılması gereğini çok acı bir şekilde gösterdi. Unutmamalıyız ki korkulan Marmara depremi için de, çanlar iyice çalmaya başladı. Bursa’da felaketin nefesini ensemizde hissettiğimiz şehirlerin başında gelmektedir. Bursa’da yaşanan 1855 yılında 40 gün arayla meydana gelen depremin üzerinden 1,5 asırdan fazla zaman geçti. Emsallerimize baktığımız zaman büyük depremler 150-200 aralarla oluşmaktadır. 1855 yılında meydana gelen 7,5 ve 7 şiddetinde olan depremde Bursa’nın nüfusu 33 bindi. Ancak şimdi ise 3,5 milyon nüfustan bahsediyoruz" diye konuştu.

"Topyekûn bir dönüşüme ihtiyaç var"

Türkiye’nin yaşadığı bu büyük depremler sonrasında karşılaştığı manzaranın vahameti düşünüldüğünde, önceliğimiz acil kentsel dönüşüm hamlesi olduğu sonucuna varıyoruz. Bursa’da yapılacak söz konusu dönüşüm ise eski yerleşim yerlerini bünyesinde barındıran Osmangazi ilçesinden başlamalıdır. İlçedeki yapılaşmanın yüzde 70’i meydana gelecek bir depremde yıkım tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu değerlendiriyoruz. Osmangazi ilçesinin topyekûn bir dönüşüm hamlesine ihtiyacı vardır" dedi.

"Bursa'daki 1 milyon kişi risk altında"

Osmangazi’de en büyük tehlikenin yapı stokunun eski olduğu bölgelerin olduğunu ifade eden Işık, "Oluşabilecek bir Marmara depreminde İstanbul ve Bursa en büyük yarayı alacak diyorlar. Ama Bursa’da da en büyük yarayı alacak yerler eski yerleşim yerleridir. Bu bölgenin de Osmangazi ilçesinde olduğunu görüyoruz. Hiçbir zaman bu bölge kendini yenileyemiyor. Bu atıllaşmışlığa kimse gelip de yatırım yapmak istemiyor. Bunun bir şekilde planlanıp daha hızlanması gerekiyor. 31 Aralık 2022 tarihinde 96 milyon metrekare yeni yapılaşmanın olduğu açıklandı. Bu da takribi 1 milyon 400 bin nüfusa tekabül ediyor. Eğer biz Bursa’nın 3 milyon 200 bin gibi bir nüfusundan bahsediyorsak. Yaklaşık 1 milyon kişi risk altında demektir" dedi.