Bursaspor, Karacabey maçında oluşan olumsuz havayı muazzam -kendi şartlarına göre- bir oyun ve 3 puan ile dağıtmayı başardı.

İlk yarıda rakibini durduran ve ikinci yarı başlar başlamaz da maçı istediğini gösteren bizim çocuklar,ben dahil herkesi olumlu anlamda şaşırtmış oldular. Uzun zaman sonra Bursaspor, bu maçı kazanacak dedirten bir görüntü ortaya koydu.

Ligin ilk maçıyla beraber takımın fiziksel durumunu iyi bulduğumu söylemiştim. Karacabey maçını geçersek yine bu maçta da takımın fizik kalitesini beğendim. Herkesin aklına gelen şey oyuncuların genç olmasından kaynaklı bir fark yaratma durumu ama ben bu söyleme katılmıyorum. Belli ki teknik sorumlular o anlamda takımı gerçekten iyi çalıştırmışlar. Bu arada takımımız Mustafa Genç hariç fizikli futbolculardan kurulu. Bunun avantajını da rakiplerle birebir mücadelelerde görüyoruz.Ayakta kalıyoruz ve kolay kolay da yıkılmıyoruz.

Oyunsal anlamda fazla mesafe kat ettik diyemem ama teknik ekibin sahaya her müdahalesi çok yerindeydi. Golden sonra beklemek yerine yine öne doğru Ömer Turan Görgüç hamlesiyle maçı koparmayı bildik. Teknik ekip dersine iyi çalışmış bu anlamda.

Yalçın Gündüz ile bu işin gitmeyeceğini herkes az çok biliyordu. Fakat o olmadan da aynı ekibin bu işi kotarabilecek gibi gözükmesi az da olsa umut verdi. Nedim Vatansever ve arkadaşları umarım çok başarılı olup bambaşka bir hikaye yazarlar.

Dediğim gibi oyunsal anlamda henüz çok bir şey vaat etmediğimiz için ayaklarımız yere sağlam basmalı. Tek maçla bahar gelmedi gelmeyecek ki zaten kara bulutlar maçtan önce de maçtan sonra da devam etti. 

Stadyum kapı girişlerinde yapılan isim değişiklikleri -ki camianın zayıf karnı olan isimlerdi bunlar- kelimenin tam anlamıyla rezaletin ilk perdesiydi. Dün akşam kulüp yaptığı açıklamayla bu yanlıştan dönse de kalpler kırıldı. Gelelim diğer rezalete. Tabi ki zemin..

Şimdi kalkıp diyecekler ki projesi yanlış o yüzden güneş almıyor bu stadyum. Tamam da biz bundan çok daha güzel hatta mükemmele yakın zeminlerde oynadık bu sahada. Demek ki yapılabiliyormuş. Siz neden Mehmet GÜZELSÖZ’ün graffitisiyle uğraştınız da patates tarlası gibi olmuş zemine el atmadınız.

Herkesi mahkemeye verip hak arama çabanızı alkışlayalım ama bu kulübün ayakta kalması ve rutin işlerinin de yapılması gerekiyor onları ne yapalım?

Bu arada unutmadan Tarım Peyzaj AŞ. Teşekkürler (!)