Bursa, 3 milyonu aşan nüfusu, ticaret ve sanayideki üretim gücü, binlerce yıllık tarihi, yeşille mavinin harmanlandığı doğası, zengin kültür yapısı ve eşsiz lezzetleriyle, artık şehirlerin yarıştığı günümüzde, en avantajlı kentlerin başında geliyor.

Bu yarışın başlarında da turizm geliyor. Özellikle son yıllarda pek çok alanla birlikte turizmde de önemli bir dönüşüm yaşanıyor. Değişen dünya ve ilerleyen teknoloji ile birlikte kişilerin seyahat ve tatil algısı da değişti. Eskiden insanlar sadece deniz, kum, güneş turizmi olarak seyahat ederken artık buna, kültür, gastronomi deneyim turizmi de eklendi.

İnsanın merak ve keşfetme duygusu kadim bir duygudur. Günümüzde bu duygu teknolojiyle köpürtülmeye, kışkırtılmaya çalışılıyor. Dolayısıyla geçmişini, gününü, geleceğini merak eden insanoğlunun özellikle geçmişin yansıması olan kültürleri, o kültüre ait yöresel yemekleri öğrenme/tatma isteği de her geçen gün artıyor. Buna ek olarak deneyimleme kavramını da ekleyebiliriz. Merak, keşfetme arzusu ve sonucunda onu deneyimleme ve tüm bu süreci sosyal medyayla herkese gösterme isteği, günümüzün vazgeçilmez bir alışkanlığı oldu.

Dolayısıyla turizm de bu duyguları ve alışkanlıkları harekete geçirecek, kışkırtacak tanıtım faaliyetleri, farklı pazarlama teknikleri ve yeni bir dil bulması gerekiyordu. Hem dünya hem de ülkemiz, son yıllarda bunun farkına vardı ve kültürel değerlerini tanıtmaya, yaşatmaya, bunu yaparken de kültürün en önemli bileşeni olan o kültüre ait lezzetleri ve sunumları öne çıkarmaya, deneyim kavramını sunma vaatlerine başladı.

Örnek vermek gerekirse yıllardır sefer yapan ancak son dönemde trend olan ve bu sayede bölge halkına maddi kazançlar sağlayan Doğu Ekspresi, bunun güzel bir örneği oldu. Neredeyse seferlerin kaldırılacağı bir dönemde sosyal medyanın ve özellikle gençlerin yoğun ilgisiyle bir trend haline gelen Doğu Ekspres tren seyahati, gidilen bölgelerde konaklamalı kalınan, yörenin lezzetlerinin tadına bakılan, kültürel yerlere uğranılan bir turizm modeli oldu.

Kadim medeniyetlere ev sahipliği yapmış bu toprakların da en büyük zenginliklerinden biri mutfağı. Yemek ve kültür kavramını birleştirerek turizme yeni bir soluk kazandıran gastronomi, ülkemizde de son dönemde en ilgi çeken konuların başında gelmeye başladı. Gerek ülkesini, gerekse de dünyayı gezen insanlar, seyahat yapacağı bölgede gezilecek tarihi ve turistik yerleri araştırırken buna artık o yörenin lezzetlerini de dâhil ediyor. Böylece şehirler unutulmuş, unutulmaya yüz tutmuş ya da farkına varılmamış yöresel lezzetlerini tekrar gün yüzüne çıkarmaya, parlatmaya ve turizme katkı koymaya başladılar. Tarih, kültür, medeniyet ve sanayi başkenti Bursa da bu konuyu fark etmiş ve buna özgü yatırımlarını, tanıtımlarını olanca gücüyle sürdürmektedir.

‘Gastronomi, tarih, kültür ve yemeği bir arada sunmaya çalışan bir bilim dalıdır’ diye tarif ediliyorsa tarihin, kültürün ve yemeğin en alasına sahip olan Bursa da, bu alanda en öncü kent olmak zorundadır.

Bu doğrultuda hazırlanan ve 23 - 25 Eylül 2022 tarihlerinde kentimizde ilk kez yapılacak ‘Bursa Gastronomi Festivali’ çok ama çok önem taşıyor. Buna entegre olarak Network Fuarcılık organizasyonuyla 22-24 Eylül tarihlerinde 3. Bursa Turizm fuarı ve 4. Bursa Gıda Fuarı da yapılacak. Bursa o tarihlerde gastronomi ve turizm konusunda adeta zirveyi yaşayacak.

Başka şehirlerde uzun bir süredir gastronomi ile ilgili çeşitli etkinlikler, festivaller yapılıyor. Bizim bu açığı kapamamız için daha çok çalışmamız gerektiği ortada. Ne demiştik, artık şehirler yarışıyor. Yarışta geri başladıysanız temponuzu artırmak, farklı bir şeyler yapmak ve süreklilik sağlamak gerekiyor. Bursa da bunu başaracak güce, bilgi birikimine ve ortak akla fazlasıyla sahip.

Bu kapsamda elini fazlasıyla taşın altına koyan Bursa Valimiz Sayın Yakup Canbolat’a, Büyükşehir Belediyesi Başkanımız Sayın Alinur Aktaş’a, benim de yönetiminde yer aldığım Bursa Gastronomi Turizmi Derneği ve Bursa Aşçılar Derneği’ne, gastronominin olmazsa olmazı Bursa’mızın değerli şeflerine, kıymetli restoranlarımıza ve esnaflarımıza çok teşekkür ediyorum.

Yolumuz uzun. Hedefimiz Bursa’yı dünyada bilinir bir gastronomi şehri yapmak.