Her yıl, ramazan ayının gelmesiyle beraber sabırsızlıkla beklenen iftar sofraları, birlik ve beraberliğin en büyük simgelerinden biridir.

Ramazan ayının dini boyutunun yanı sıra toplumsal boyutu da var. Dini boyutuyla ilgili uzmanlar gerekli açıklamaları yapıyorlar. Ben daha çok ramazanın sosyal ve kültürel tarafıyla ilgili yazmak istiyorum.

Ramazan ayı beni çocukluğumdan beri çok heyecanlandırır. Çocukken tuttuğumuz tekne oruçları, evimize gelen misafirler, bizim gittiğimiz misafirlikler, dışarıda yapılan iftarlar, eşsiz lezzetler, sıcak samimi sohbetler…

Doyumsuz bir lezzet gibiydi.

Çocukluğumun üzerinden on yıllar geçti ancak ramazan ayının heyecanı hiç sönmedi. Meslek olarak aşçılığı/şefliği seçtiğim günden beri heyecanım artarak sürüyor. Bu kez masanın diğer tarafından biri olarak, bu mübarek ay öncesi, ramazan kültürünü en iyi yaşatacak menüleri hazırlamak, onları pişirmek, sunmak, iftar sofralarındaki keyifli görüntüleri gözlemlemek, çok lezzetli olmuş elinize sağlık teşekkürünü almak beni yine çok heyecanlandırıyor ve çok mutlu ediyor.

Emin olun, sizin için belki sıradan gelebilecek bu duygular, benim için paha biçilmez değerde.

Bu yıl da şahit olduğum heyecanı, gerek şehrimizde gerekse de diğer illerde restoranlarda çalışan aşçı ve şef arkadaşlarla yaptığımız sohbetlerde yine hissettim. Herkes en güzel menüyü hazırlamak, en güzel etkinlikleri yapmak, mekânını ramazan formatına uyarlamak için hummalı bir çalışma içerisindeydi.

Nasıl ki evlerde ramazan öncesi hazırlıklar olursa aynı yoğunluk ve heyecan bizlerde de oldu. Ve sizlere en güzel sofraları en nezih mekânlarda hazırlamak için çok çalıştık.

Ve o gün geldi.

Dedim ya;

Ramazan ayı, ibadetin yanı sıra aynı zamanda bir kültürdür, dayanışma ve sosyalleşme ayıdır.

İftar davetleri ve dışarıda iftar programı yapmak da ramazan ayının vazgeçilmezlerindendir. Ekonomik düzeyi ne olursa olsun, ramazan aylarında her aile / kişi mutlaka iftar davetinde bulunur veya kendi bütçesine uygun bir restoranda iftar yemeğine gider.

İftar sofralarının önemi eş, dost, akraba ve arkadaşlarla aynı sofrada buluşmaktır. Bu güzel buluşmaya, sofradaki lezzetler, mekânın nezihliği, hizmet kalitesi de eklenince hayatınızdaki sayılı özel anlardan birini yaşamış olursunuz.

Ramazanda gerek yardım amaçlı iftarlar olsun, gerekse konuk ağırlama amaçlı olan iftar davetleri olsun, Türk misafirperverliğinin, samimiyetin ve kültürel şenliğin adeta simgesi niteliğindedir.

Uzatmayalım ve misafirimizi tüm heyecanımızla karşılayalım.

Hoş geldin ya şehr-i ramazan.

Türk Milleti’ne ve İslâm Âlemi’ne hayırlı Ramazanlar diliyorum… Tuttuğumuz oruçlar kabul olsun.