Bursaspor, yıllar öncesinden öngörüldüğü üzere tarihinin en karanlık ve en kötü günlerini yaşıyor. Neden bunları yaşıyoruz hepimiz biliyoruz ama buralardan nasıl çıkacağız hiçbir fikrimiz yok. 

Laf aramızda muhtemelen çıkamayacağız.

Çünkü insanlara çıkış yolu diye gösterilen şirketleşme modeli de dertlere çare olacak bir model değil. Zira bir şirkete ortak olurken ya da yatırım yaparken maddi bir getiri amacıyla ortak olursunuz. Şu ortamda her sene borcu artan bir yapıya kim ne amaçla neden ortak olsun ki? Sadece ve sadece Melik Ramizoğlu'nun yaptığı gibi adını duyurmak için.

Süper Lig'te şirketleşmiş birçok kulüp var ve 1-2 kulüp dışında her sene borçları artarak devam ediyor. Çünkü denk bütçeyle yönetilmiyorlar. Çünkü marka değerimizin üzerinde işler yapmaya çalışıyoruz Türk futbol ailesi olarak. Bizim maaşımız 100 birim ama 200 birimlik bir hayat yaşıyoruz. Haliye sürdürülebilir olmuyor.

"Bursaspor'un borcu istense bir gece de biter" ya da "belediye isterse borcu tek başına kapatır" romantizmini herkes bırakmalı. Sevgili belediye başkanının belli ki camia ile kişisel bir husumeti var ve durum böyle olunca da onu yok saymak gerekiyor. Kaldı ki yerel seçimler yaklaşıyor ve olacakları hepimiz az çok biliyoruz. O da biliyor olacak ki gider ayak sıkıntılar çıkarmakta.

Sağlık olsun.

PEKİ ÇÖZÜM NE?

Hal böyleyken ve destek kısıtlıyken yapılacak tek şey sportif başarı beklemeden kaç yıl sürecekse sürsün sabırla mali yapıyı düzeltmeye uğraşmak. Bunun başka bir yolu da çaresi de yok. Düştük evet ama kalkmak için de gerçekçi davranıp hemen kalkamayacağımızı görmemiz gerekiyor. Transfer tahtasını açmayalım komple o tahtayı kıralım. Yani borçları tahta açmak için ötelemeyelim komple kapatalım ve bu süreci zamana yayalım. O sırada da sportif başarı gibi bir hayal peşinde koşmayalım. Emin olun altyapıdan oyuncularla buralarda bir şekilde ligte kalınıyor. Yeter ki yetiştirici kimliğimize uygun bir hoca tercihi ve kalmaya gönüllü bir oyuncu grubumuz olsun. Hasan gibi Enver gibi Kubilay gibi "abi"lere!! hiç ama hiç gerek yok.

Recep Günay bırakır mı ya da tüm camianın arkasında toplandığı Ali Ay görevi devralır mı bilmiyorum. Tek bildiğim şey kim gelirse gelsin artık akılcı hareket etmek zorunda. 'Biz Bursaspor'uz çıkıp 3 atarız 5 atarız', 'bu liglerden çıkalım' popülizmini bırakmalıyız.

Evet Biz Bursaspor'uz ama artık ölmek üzere olan bir hastayız. Tek atımlık kurşunumuz dahi kalmamışken sportif başarıyı düşünmeyelim.

Herkesin etrafında toplandığı Ali Ay doğru adam mı doğru mu yönetecek onu düşünelim.

Ama ne olursa olsun artık bir durup düşünelim.